Suskunlar Vicdanımızı konuşturdu..




  Yıllar önce izlemiştim Sleepers’ı. Bir kaç gece uyuyamadım. İzleyen herkes de aynı şeyleri hissetmiştir, o çocukların çaresizliği, gardiyanların ve daha büyük çocukların acımasızlığı.. Neler yaşanıyor o hapishanelerde, ıslah evlerinin köşelerinde.. Kaç hayat yitip gidiyor, kaç çocuğun umutları tükeniyor, o masumluk kirleniyor..

  Suskunlar’ın fragmanını görünce filmi tekrar hatırladım, nasıl çekecekler o sahneleri diye de düşündüm.

  
  İlk bölümü merakla bekledim, beklediğimden iyiydi öncelikle.. Ezel dizisinin ekibinden yeteneklerin eli değmişti. Tıms prodüksiyonun başarısı tartışılmaz.. Ama hikayede öyle sağlam ki, hepimizin vicdanını sızlatan baklava çalan çocuklarla bir kere daha yüzleştik.. Bir yanda yurt dışında yaşayan hortumcular bir yanda alamayacağı baklava yüzünden hapse girmiş çocuklar.. Dizi tam da Pozatlı cezaevindeki olaylara denk geldi..Yine çocuklar yine taciz,tecavüz..

  O dört çocuğun birbirini koruma çalışmaları,Ecevit’in abi olarak kendini öne atması, savunmasızlıkları, çaresizlikleri.. Başkalarının günahından onların başlarının yere inmesi.. İlk aşk, bir çocuğun büyük adam gibi aşkından vazgeçmesi, yıllar geçse de kötü hatıraların silinmemesi, bir karanlıkla,bir resimle, bir şarkıyla yirmi yıl öncesine dönmek.. Unutmak diye bir şey olmaması, hatırlamamak için verilen uğraş...

  Son bölümdeki Ahmet Kaya şarkısıyla da başka şeylerle hesaplaşmak.. Suskunlar herkesi başka bir yerden yakaladı, yılın en başarılı işlerinden biri oldu...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder